1000Fikir

Yönetici
Yönetici
Mesajlar
1,941
Ahlâk Yasası, eylemi yönlendiren, kendisiyle davranışın sınırlanıp düzenlendiği, bize ne aradığımızı ve ne yapmamız gerektiğini anımsatan kural ya da idealler bütününü, ahlâkî eylemin kendisine tâbi olmak durumunda olduğu nesnel ve evrensel yasayı veya ahlâkî eyleme zorunluluk karakteri kazandıran genel kanunu tanımlar.​
Etiğin tarihine bakıldığında, filozofların ahlâk yasasını teolojik, doğal ve rasyonel bir temele dayandırdıkları kolaylıkla görülebilir. Buna göre, teolojik bir ahlâk yasası Tanrı tarafından buyurulan bir ahlâk yasasıdır. Burada, ahlâk yasası, temeli insan doğasında ya da yasaya itaat edip etmemenin getireceği sonuçlarda değil de, Tanrı'nın doğasında bulunan, Tanrı'nın irâdesinden kaynaklanan davranış kuralları bütünü olarak görülür. Başka bir deyişle, temeli teolojik olan ahlâk yasasında ahlâklı olmak, tanrısal irâdenin, insanlar için koyduğu davranış kurallarına, ahlâk yasasına uymak anlamına gelir.​
Doğal bir ahlâk yasası ise, nihaî ve en yüksek hedefi tam olarak gerçekleşmek olup, mutluluğu amaçlayan insan doğası tarafından buyurulan, insan doğasının ifadesi olan, akil yoluyla bilinen ve bağlayıcılığı kabul edilen yasa olarak karşımıza çıkar. Oysa, rasyonel ahlâk yasası, nihaî bir amacı olan, mutluluğu ve tam olarak gerçekleşmeyi hedefleyen bütün bir insan doğasını dikkate almak yerine, onu temelde bir akil varlığı olarak değerlendirir. O yalnızca insan akimın buyruğu olan ve insan varlığına, sonuçları hiç hesaba katmadan, insan olduğu için yerine getirmek durumunda olduğu ödevleri anımsatan bir yasadır.​
C. S. Monique, Dictionnaire d'Ethiqae et de Philosophie morale, Paris, 1994.​
A. Cevizci, Etiğe Giriş, İstanbul, 2002.​
Ayrıca bkz., AHLÂK, AHLÂKÎ İLKE, AHLÂKÎ KUŞKUCULUK, AHLÂKÎ TEMELLENDİRME, ETİK, ETİĞİN TARİHİ.​
Felsefe Ansiklopedisi / Etik Yayınları​
 

Çevrimiçi Üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

Forum İstatistikleri

Konular
1,554
Mesajlar
2,334
Üyeler
24
Son Üye
Tabu
Üst