1000Fikir

Yönetici
Yönetici
Mesajlar
1,941
Kültürün diğer tinsel alanları gibi, felsefenin de Avustralya'da uzun sayılabilecek bir geçmişi olmamıştır. Kıtaya ilk yerleşen beyazların yaklaşık yüzyıl boyunca, felsefeyle ilgilenecek pek zamanlarının olmamış olduğu çok rahatlıkla söylenebilir. Felsefe Avustralya'da ancak on dokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru ve hemen tamamen Akademi'de başlamış ve yaklaşık yüz yıllık bir süreç boyunca hemen tamamen İngiliz çağdaş felsefesinin gelişim seyrine koşut bir seyir göstermiştir. İdealizmin, tıpkı İngiltere'de olduğu gibi, yüzyılın ilk çeyreği boyunca süren hâkimiyetinin ardından, bilim temelli güçlü bir pozitivist ve nihayet, esas olarak da analitik bir felsefe geleneği, Avustralya felsefesine bütün bir yirminci yüzyıl boyunca damgasını vurmuştur.​
Felsefe, Avustralya'ya şu hâlde, büyük ölçüde İngiltere'den ithal edilmiştir. Nitekim, burada felsefenin esas itibariyle John Anderson'un Kıtaya gelişiyle başladığı söylenir. Bir realist, empirisist, materyalist, plüralist ve determinist olan, bütün felsefi görüşlerini polemik yaratacak şekilde ifade etmeye özen gösteren Anderson, varışıyla, çağdaş Avustralya felsefesinin herhalde en önemli unsurunu, en verimli kaynağını oluşturan meşhur Sydney-Melbourne tartışmasının da başlatıcısı olmuştur. Yaklaşık otuz yıl süren bu ihtilâf veya felsefi tartışmada çok büyük ölçüde John Anderson tarafından temsil edilen Sydney kanadı, bilimle süreklilik arzeden ve şeylerin doğasına ilişkin bir araştırmayla karakterize olan bir felsefe anlayışının savunuculuğunu yaparken, Melbourne önce, ikinci dönem Wittgenstein'in düşünceleriyle Kıtaya gelen George Paul ve sonra da serpilmek için burada verimli bir zemin bulan Ryle’ın gündelik dil felsefesi tarafından temsil edilmiştir. Sydney-Melbourne karşıtlığıyla ilgili olarak nihayet, her ne kadar Sydney kanadı daha sonra J. Passmore ve J. L. Mackie gibi önemli felsefeciler tarafından temsil edilmiş olsa bile, baskın çıkanın son tahlilde Melbourne çizgisi olduğu, onun "total bilim"in bir parçası olarak felsefe telakkisi ve felsefeyi tarihdışı bir etkinlik türü olarak yaklaşımıyla Avustralya felsefi düşünüşünü derinden etkilediği söylenebilir.​
Avustralya felsefesini, söz konusu Sydney-M elbourn ihtilafına ek olarak, Kıta dışında "Avustralya materyalizmi" diye çağırılmasmdan da anlaşılacağı üzere, bilimsel makûliyet temeli üzerinde ve bilimin bütünüyle fizikalist bir görünüm sergilediği yaklaşımına bağlı olarak savunulan materyalist zihin kuramının karakterize ettiği söylenebilir. Bilinç hallerini beyinin durumları veya beyinsel süreçlerle özdeşleştiren söz konusu zihnin özdeşlik kuramı, sonradan kimi küçük değişikliklerle merkezî-hal materyalizmine dönüştürülmüştür. Bütün zihinsel faaliyetlere materyalist bîr yorum getirirken, psişik olan her şeyi fizikî olana indirgeyen bu zihin kuramına ancak yüzyılın sonlarına doğru, birkaç cılız atakla karşı konabilmiştir.​
Avustralya felsefesine, en nihayet, tıpkı yine İngiltere ve Amerika'da olduğu gibi, yirminci yüzyılın son çeyreğinde uygulamalı etik araştırmaları damgasını vurmuştur. Burada Kurt Baier'in etiğin temelleriyle ilgili eseri The Moral Point of View [Ahlâkî Bakış Açısı] ve David Munro'nun bir etik öznelciliğin savunuculuğunu yaptığı Empiricism and Ethics [Empirisizm ve Etik] adlı kitabıyla başlayan etik araştırmalar, sonradan teorik etikten ziyade tamamen uygulamalı etiğe dönmüştür. Başlıca alanları çevre etiği ve biyoetik olan uygulamalı etik çalışmalarının en önemli temsilcileri ise, hem çevrenin, hem de insanın özgürlüğünün korunma zorunluluğu karşısında, İnsanî ilgi ve çıkarlara öncelik verilmesi gerektiğini öne süren teziyle Passmore, hak kavramının, kişi dışında herhangi bir şeye uygulandığı zaman, tüm içeriğini yitirdiği, bununla birlikte değerli olmanın hiçbir zaman antroposantrik bir sapmayı gerektirmediği teziyle L. Benn ve nihayet, feminist etik araştırmalarıyla da G. Llyod'tur.​
S. A. Grave, "Australian Philosophy", The Oxford Companion to Philosophy(ed. by T. Honderich), Owford, Oxford University Press, 1995, pp. 67-68.​
S. A. Grave, A History of Philosophy in Australia, St. Lucia, 1984.​
J. T. J. Srzednicki D. Wood (eds), Essays on Philosophy in Australia, Dordrech, 1992.​
Felsefe Ansiklopedisi / Etik Yayınları​
Ayrıca bkz., ANALİTİK FELSEFE, ANDERSON, MATERYALİZM, RYLE, WITTGENSTEIN, ZİHİN FELSEFESİ.​
 

Çevrimiçi Üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

Forum İstatistikleri

Konular
1,554
Mesajlar
2,334
Üyeler
24
Son Üye
Tabu
Üst