Eski Yunanlı bilge. Kuşkucu Orta Akademia’nın kurucusudur.​
Doğum tarihi: MÖ 315, Pitane​
Ölüm tarihi ve yeri: MÖ 240, Atina, Yunanistan​
Çağ: Antik Çağ felsefesi​
Etkilendiği kişi: Platon, Phyrrhon, Theophrastus, Polemon, Crantor​
Etkilenenler / Etkiledikleri: Lacydes of Cyrene, Karneades, Clitomachus, Philo of Larissa​
Okullar: Platonculuk, Academic skepticism

Aeolia bölgesinde, Pitane’de (Çandarlı) doğdu. Önce Ksantos’tan müzik öğrenimi gördü, bir süre sonra Atina’ya gitti, Aristoteles’in en yakın arkadaşı olarak bilinen Theophrastos’un öğrencisi oldu. Geometri ile ilgilendi; İonya ve Megara okullarına bağlı diyalektikçi bilgelerin görüşleri üzerinde çalıştı. İÖ 268’de Krates’in yönettiği Akademia’ya girdi. Burada Pyrrhon’un öğretisine karşı büyük bir ilgi duydu. Krates’ten sonra Akademia’nın yönetimini ele aldı. Etkili konuşmaları, ilginç buluşları, sorunları en ince ayrıntılarına dek, eleştirici bir tutumla inceleyen çalışma yöntemiyle büyük bir ilgi uyandırdı. Akademia’ya yeni bir içerik kazandırdı. Öğrencileriyle sürdürdüğü çalışmalarında, Sokrates’in uyguladığı, soru sorma ve karşısındakini konuşturma yöntemini benimsedi.

Günümüze yazılı bir yapıtı kalmayan Arkesilaos’un görüşleri, özellikle Diogenes Laertius’un, onunla ilgili açıklamalarından öğrenilmektedir.

Arkesilaos felsefe sorunlarına Sokrates ile öğrencisi Platon’un işledikleri konulan kuşkucu bir tutumla eleştirerek girdi. Çalışmalarında, kendi düşüncelerini söylemekten çok kendinden önce gelen bilgelerin görüşlerini eleştirdi. Ona göre, ileri sürülen bir görüşü onun karşıtını ortaya atarak da kanıtlama olanağı vardır. Bilgilerimizin ne kaynakları ne de son biçimleri kesindir. En sağlam sanılan bilginin bile kuşkuyu gerektiren, güven vermekten uzak kalmış bir yanı vardır.

Sokrates’in, sorunlara eleştirici, tartışmalı bir yöntemle yaklaşarak “kesin olarak bildiğim tek konu bir şey bilmediğimdir” yargısından yola çıkan Arkesilaos, böyle bir yargıda bulunmanın bile yetersizliğini ileri sürdü,kişinin “bir şey bilmediğini de bilemeyeceğini” ortaya attı.

Arkesilaos’a göre, bilginin kaynağı duyulardır. Duyu verilerinden sağlanan duyumlar bilginin kavramlarını oluşturur. Oysa duyular yanıltıcı olabilmekte; kesin, güvenilir veriler sağlanmasına olanak vermemektedir. Bu nedenle bilginin kesinliği, genel geçerliği söz konusu değildir., Bir tasarımın doğruluk ya da yanlışlığını ileri sürebilmek için kuşkudan uzak, kesin, güvenilir bir ölçüt yok tur. Ölçüt denilen şey, kesin olmayan duyu verilerinden oluşmuştur. Bu nedenle kaynağı kuşkulu olanın kendi de kuşkuludur. Bir nesnenin varlığı kesinlikle bilinemeyeceği gibi yokluğu da bilinemez. Düşlerden edinilen bir tasarımla duyu verilerinden sağlanan tasarım arasında bir ayrım yoktur.

Ne bilimsel kesinlik ne de genel geçerlik olabilir. Bilimsel denilen şeylerin kaynağı da duyu verilerinden sağlanan tasarımlardır. Bu tasarımların apaçık oldukları söylenemez. İnsanları yanıltma yan bir duyu verisi ya da ondan üretilen bir tasarım bulunmadığına göre, gerçeği bilme olanağı da söz kon usu değildir. Tek çıkar yol kesin yargıdan kaçınmaktır.

Arkesilaos kuşkuda, ona dayanan eleştiride güvenilebilir tek ölçütün us olabileceğini ileri sürmüştür. Ona göre bütün eylemlerdeki dayanak noktası us olmalıdır. Us insanlara birtakım olanaklar sağlar, bunlardan elden geldiğince yararla, tırnak, yaşamı onlara göre düzenlemek gerekir. Bu düz enleme ise öngörüyle (prudence) sağlanır.

Öngörü, kişinin yaşamı boyunca, kendisine düşen görevi yerine getirmesini sağlar. Görev de us ilkelerine uygun gelen, onlarla açıklanabilen bir eylemdir. Günlük yaşamı düzenleyen ölçüt us olduğuna göre, mutluluk da usa uygun davranmaktır.

Mutluluk, yaşamın en yüce, en son ereğidir. Bu ereğe ulaşmada başlıca ilke öngörüdür. Bu nedenle mutluluğu birtakım soyut kavramların içeriğinde değil, yaşamın kendinde, günlük olaylarda arama gereği vardır. Mutlu olmak mutlu yaşamakla sağlanır.

Arkesilaos, kendinden önce gelen kuşkuculardan da kuşkucu olmayan bilgelerden de yararlanmış ve yöntemini, ileri sürülen sorunlara getirilen çözümleri eleştirmek üzerine kurmuştur. Onun bu tutumu çağında olduğu gibi, sonraki dönemlerde de etkisini sürdürmüş, özellikle us ilkelerine dayalı kuşkuculuğun geliştirilmesine olanak sağlamıştır. Us ilkelerine dayanan kuşkuculuk sonraki çağlarda, kesin gerçeğe ulaşabilmek için bir yöntem olarak benimsenmiş; duyu verilerinin belli kurallara göre düzenlenmesine kaynak olmuştur.

Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, Anadolu Yayıncılık​
 

1000Fikir

Yönetici
Yönetici
Mesajlar
1,941
Arkesilaos, M.Ö. 315-241 yılları arasında yaşamış kuşkucu Yunan filozofudur. Platon'un ölümünden sonra onun kurduğu Akademi'nin başına geçenlerden biri olan Arkesilaos, Okulun, Platon'un eserlerinde hayat bulan Sokrates'in kuşkuculuğundan uzaklaştığını ve dogmatikleştiğini savunarak, skeptik perspektifi Akademi'ye tekrar kazandırmaya çalışmıştır. Sokrates'in, "Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir" ilkesi onun felsefesinin temel taşını oluşturur. Hatta kimilerine göre Arkesilaos, Sokrates'ten de ileri gitmiş, hiçbir şeyin bilinemeyeceğinin dahi bilinemeyeceğini savunmuştur.​

Arkesilaos'un bir şey yazıp yazmadığı bilinmiyor. Kendisinin herhangi bir eseri günümüze ulaşmış değil. Ancak adı ve felsefesi, kendi döneminde ve sonrasında yazılmış birçok Antik çağa ait kaynakta geçiyor. Görüşleri, Antik Yunan döneminin başka bir önemli kuşkucu filozofu olan ve M. Ö. 365-270 yıllan arasında yaşayan Pyrrhon'un felsefesiyle büyük bir benzerlik gösteren Arkesilaos da, aynen Pyrrhon gibi, algıların ve düşüncenin, şeylerin, nesnelerin gerçekliği konusunda bize bir şey aktaramayacaklarını, bu nedenle de doğruluk, yanlışlık, gerçeklik, gerçek dışılık konusunda yargının askıya alınması gerektiğini savunmuştur.​

Arkesilaos'un, aynen Pironist kuşkucular gibi, Stoacı felsefeye karşı amansız bir mücadele yürüttüğü biliniyor. Kısaca özetlemek gerekirse, Arkesilaos'a göre, algılar da düşünce de, birbirleriyle çelişen ve çatışan görüşlere yol açtığından dolayı ve her iddiaya karşı eşit güçte başka bir iddia da ortaya atılabileceği için, en iyi seçenek yargıyı askıya almaktır.​

Ancak Arkesilaos'un Pyrrhon ve onun takipçileri olan Timon, Aenesedimos, Agrippa ve Sextus Emprikos ile aynı şeyi savunup savunmadığı konusunda kesin bir belirleme yapmak olanaklı görünmüyor. Çünkü bazı kaynaklara, örneğin Cicero'ya göre, Arkesilaos, hiçbir şeyin bilinemeyeceğinin kendisinin de bilinemeyeceğini, hiçbir şeyin bilinemeyeceğinin mutlak bir bilgi olmadığını savunuyor. Bu durumda Arkesilaos'un bilinemezci iddiası, Pironistlerde olduğu gibi, sadece zihnin bir dışavurumundan ibaret oluyor ki, bu da gerçekten Arkesilaos'u Pironist bir filozof haline getiririr. Ancak, metinleri günümüze ulaşmış tek Pironist filozof olan Sextus Emprikos, Arkesilaos'un ve onun takipçileri Karneades ile Kleitomakos'un, Pironizmle kesişme noktalarına sahip olmalarına rağmen, negatif dogmatizm içinde olmalarından dolayı Pironizmden ayrıldıklarını savunmaktadır. Çünkü Sextus'un anlattığı biçimiyle Pironizm, belirsiz olan şeyin, yani görünüş ötesi şeyin, ne var ne de yok olduğunu iddia etmemekte, sadece görünüşlerle yetinmekte, bu anlamda yargıyı askıya almaktadır. Oysa Akademik skeptikler, belirsiz olan şeyin yok olduğunu, bu nedenle bilinemeyeceğini öne sürerler. Bu anlamda da şeylerin sözde doğasının bilinemeyeceğinin kesin olduğunu, bunların kategorik olarak bilinemeyeceğini, kavranamayacağını söylerler. Oysa Pironistler sadece zihne görünen neyse onu aktarmaktadırlar. Bunun dışında, Sextus'a göre, Arkesilaos, yargıyı askıya almanın kendisinin iyi olduğunu ve bir amaç olduğunu söylerken, Pironistler, yargının askıya almmasının sadece bazı akil yürütmelerin bir sonucu olduğunu savunmuşlardır.​

Diogenes Laertius, Lives and Opinions of Eminent Philosophersftrans. by R. D. Hicks), Cambridge, 1982.​

M. Bumyeat(ed-), The Sceptical Tradition, Berkeley, California, 1983.​

L. Groarke, Greek Scepticism, Montreal, 1990.​

A. A, Long D. N. Sedley(eds), The Hellenistic Philosophers, 2 vols., Cambridge, 1987.​

Ayrıca bkz., AENESİDEMOS, AGRIPPA, ANTİK FELSEFE, AKADEMİ, ATARAXIA, EPOKHE, EU LOGON, KATALEPSİS, KUŞKUCULUK, SEXTUS EMPİRİKOS.​

Felsefe Ansiklopedisi / Etik Yayınları​
 

Çevrimiçi Üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

Forum İstatistikleri

Konular
1,554
Mesajlar
2,334
Üyeler
24
Son Üye
Tabu
Üst