Piramit

Yönetici
Mesajlar
366
Sabetay Sevi (1626-1676) karizmatik bir hahamdı. Uzun zamandır beklenen İsa Mesih olduğunu iddia etti. Avrupa ve Orta Doğu’da yüzbinlerce takipçi kazandı. Sonunda tutarsız davranışları ve ortodoks olmayan inançları ile hem Yahudilerin hem de Osmanlı Sultanı’nın tepkisini çekti. Sultan tarafından 1666 yılında hapsedildi.

Osmanlı İmparatorluğu’nun Ege sahilindeki bir ticaret şehri olan İzmir’de doğdu. Geleneksel Yahudi eğitimi aldı. Parlak bir Talmud öğrencisi olarak tanındı. 18 yaşında haham oldu.

Sevi’nin tuhaf davranışları, erken yaşlarından itibaren İzmir’in dini otoritelerinin ondan soğumasına neden oldu. Aşırı coşku ve depresyon arasında gidip geliyordu. Bu ruh hali değişimleri sırasında Yahudi dininin kimi ritüellerine ve beslenme kurallarına açıkça karşı geliyordu. Yirmi iki yaşında bir “yükselme deneyimi” yaşadığını ve Mesih olduğunu ilan etti.

1651 yılında İzmir’in hahamları onu şehirden sürdüler. Bunun üzerine Akdeniz’de seyahat etmeye başladı. Çeşitli kaynaklar onun günümüzde Yunanistan, Türkiye, Filistin ve Mısır olan topraklarda dolaştığını söylemektedir. En sonunda 1662 yılında Kudüs’e yerleşti. 1665 yılında kendisini yeniden mesih ilan etti.

Görüşleri bu kez Yahudiler arasında kabul gördü. Zira Yahudiler 1648 yılında başlayan yaygın bir baskı dalgası nedeniyle Polonya ve Rusya’da büyük acılar çekiyordu. Birkaç ay içerisinde Sabetayist hareket Orta Doğu’dan çıkmış, mektuplarla Amsterdam, Hamburg, Londra gibi Yahudilerin yoğun olduğu Avrupa şehirlerine yayılmıştı. Sevi bir sonraki yıl, yani 1666’da İsrail’in yeniden kurulmasıyla birlikte kıyametin kopacağını iddia etti. İtibarını lekeleyici davranışlarını, görünüşte dine uygun olarak sergilediğimiz eylemlerin kıyametin gelişiyle bir anlam ifade etmeyeceğini söyleyerek meşrulaştırıyordu.

Büyüyen gücünden endişe duyan Sultan 4. Mehmet (1642-1693), 1666 yılı Şubat ayında Sevi’yi yakalattı. Abidos Kalesi’ne hapsedilen Sevi’ye bir seçim hakkı tanındı: ya Müslüman olacak ya da idam edilecekti.

Pek çok öğrencisinin hayal kırıklığına uğrayacağını bile bile Sevi İslam’ı kabul etti. On yıl sonra ölene kadar da bir Müslüman olarak yaşadı. Ne var ki küçük bir grup takipçisi onun Mesih olduğu konusunda ısrarcı davrandılar. Onlara göre Sevi’nin din değiştirmesi sadece görünüşteydi. Yahudi dünyasından dışlanmasına rağmen Sevi’nin etkileri ölümünden sonra da on yıllar boyunca devam etti.

Ek Bilgiler

1- İslam’ı kabul etmesinin ardından Sultan’ın şahsi kapı görevlisi oldu. 1672 yılında yeniden hapsedildi. Daha sonra Arnavutluk’taki Dulcigno’ya sürgüne gönderildi ve burada öldü.

2- “Dönmeler” olarak tanınan geniş bir Sabetaycı topluluğu günümüzde Türkiye’de yaşamaktadır. Bu topluluğun üyelerinin görünürde Müslüman olmalarına rağmen gizlice Yahudi ritüellerini yerine getirdikleri iddia edilmektedir.

3- 1664 yılında Sarah ile evlendi. Sarah’ın babası 1648 yılında başlayan Yahudiler’e yönelik saldırıların kurbanlarından biriydi. Sarah’ın ölümünün ardındansa bir hahamın kızı olan Esther’le evlendi.
 

Çevrimiçi Üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

Forum İstatistikleri

Konular
1,554
Mesajlar
2,334
Üyeler
24
Son Üye
Tabu
Üst