1000Fikir

Yönetici
Yönetici
Mesajlar
1,941
Arkitektonik veya Arkitektonike Batı dillerine birbirleriyle yakından ilintili üç Grekçe sözcükten, sırasıyla sanatında usta kişi anlamına gelen árchitektoníkós (άρχιτεκτονίκός)'tan, mimarî, inşaat anlamı taşıyan árchitektonía (άρχιτεκτονία)'dan ve nihayet, tasarlamak, inşa etmek anlamına gelen árchitektonefo (άρχιτεκτονεϋω)'dan gelen bir terim olarak, Alman filozofu Kant'ta bütünsel bilim idesi temeli üzerinde bir bilim sistemi veya daha genel olarak felsefi sistem inşa etme sanatını tanımlar.​
Buna göre, Alman felsefesinin kurucu filozofu olan Christian Wolff'tan ansiklopedik felsefe ya da philosophia generalis projesini miras alan, arkitektonik bir sistem olarak gördüğü felsefe anlayışı daha sonra Fichte, Schelling ve Hegel tarafından da benimsenen Kant, arkitektoniği tanımlarken, Baumgarten'in metafiziksel bilginin yapısı olarak arkitektonike anlayışıyla, Lampert'in böyle bir yapıyı oluşturma sanatı olarak arkitektonike anlayışının bir sentezini yapmıştır. Nitekim, o Saf Aklın Eleştirisi adlı eserinin arkitektonike konusunu ele aldığı üçüncü bölümünde, onu "bilgimizde bilimsel olana ilişkin öğreti" veya "salt bir bilgi toplamından bir sistem inşa etme sanatı" olarak tanımlar.​
Kant açısından sistem, bilginin bölümlerinin, onların bir şekilde gözetmek veya hedeflemek durumunda oldukları nihaî amaç olan, organize bir birliği olmak durumundadır. O işte böyle bir sistem anlayışıyla, Saf Aklın Eleştirisi'nin daha önceki bölümlerinde insan aklının doğası gereği arkitektonik olduğunu ve insanın bütün bilgilerinin mümkün bir sisteme ait olduklarını söyler. İşte bu insan aklının mümkün sistemi ya da arkitektoniği, Saf Akim Eleştirisi'nin felsefe olarak "Saf Aklın Arkitektoniği" adlı bölümünde ortaya konur. Onun burada sözünü ettiği felsefe ise, mevcut felsefe ya da fiilen varolduğu şekliyle felsefe değil, fakat insan aklının sisteminin genel bir taslağı olarak felsefedir. Söz konusu sistemi uygulayan, arkitektoniği hayata geçiren ideal filozof, Kant'a göre, sadece insan aklının ürünleri üzerinde düşünmez (ki bu, bir zenaatkâra uygun düşen teknik bir iştir), fakat insan aklının yasa koyucusu olarak davranır. Ve Kant, nihayet arkitektoniğin, olanı konu alan doğa felsefesiyle olması gerekeni konu alan ahlâk felsefesi arasındaki bölmeye karşılık gelecek şekilde, doğa ve özgürlük gibi iki konusu olduğunu söyler.​
Kant'tan sonra Alman felsefesine doğa bilimleriyle hukuk, teoloji ve tıp gibi bilimler karşısında iddialarını savunma olanağı veren yapı, genel sistem olarak arkitektonik düşüncesi Alman idealist filozofları tarafından korunmuş olmakla birlikte, on dokuzuncu yüzyılın ortalarında gözden tamamen kaybolmuştur. Onu söz konusu Kantçı zeminden alıp yirminci yüzyılda yeniden canlandıran Peirce'a göre, felsefeye arkitektonik bir nitelik verilmesi, kendi kendini bütünleyecek ve denetleyecek sistemli bir yapı kazandırılması gerekmektedir. Çünkü hem hayattan ve hem de birbirlerinden kopmuş bir biçimde, bazen mutlaklaştırılarak, bazen de yok sayılarak ilerleyen felsefe dalları veya bilimleri, ancak bu sayede hem birbirlerinden haberli hale gelir ve hem de bütünsel sistem içinde hak ettikleri yeri alırlar.​
Caygill, A Kant Dictionary, Oxford, Blackwell Publishers, 1995.​
Kant, I. Critique of Pure Reason, (İng. Çev. N.K. Smith), London: Macmillan, 1929.​
Ayrıca bkz., ALMAN FELSEFESİ, HEGEL, KANT, TRANSANDENTAL FELSEFE, SCHELLING, WOLFF.​
Felsefe Ansiklopedisi / Etik Yayınları​
 

Çevrimiçi Üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

Forum İstatistikleri

Konular
1,554
Mesajlar
2,334
Üyeler
24
Son Üye
Tabu
Üst