İstanbul’un Atatürk Havalimanı dış hatlar terminalinde yaşanan bombalı ve silahlı saldırı sonrasında kendine strateji uzmanı diyen leş yiyici yorumcu tayfası hiç gecikmeden yine ekranlardaki yerini aldı. Kerameti kendinden menkul bu tayfanın çok zihin açıcı sivri fikirleri var.

Neymiş, Türkiye tam ilişkilerini düzeltiyormuş, ekonomi şahlanmaya başlamış ama birileri bundan rahatsız olup bombanın patlaması için düğmeye basmış.

Neymiş, bu terör örgütlerine lojistik destek veren bazı ülkeler varmış. (Bak sen! belki de tırlarla gidiyordur o lojistik destek)

Neymiş, bu bombanın patlaması bir anayasa sorununun göstergesiymiş, başkanlık sisteminin ne kadar gerekli olduğu ortadaymış. Bu sivrizeka da ayaküstü, sıcağı sıcağına saraya yalakalık peşinde.

Ağızlarından çıkan her leş kelime daha da fazla tiksinti uyandırıyor.

Pakistan da bir zamanlar komşusu Afganistan’ı istikrarsızlaştırmak için Taliban’a her türlü desteği vermişti. Silahlar, bombalar, eğitimler, ülke içinde barınma ve tedavi gibi sınırsız imkanlar sunmuştu. Sonunda Afganistan zaten bildiğimiz anlamda yok oldu ancak Taliban zehiri Pakistan’ı da sardı ve bugün Pakistan da bir bataklık halini aldı. Komşu bir ülkenin savaş cehennemine sürüklenmesinde rol oynarken, aynı cehennemi kendi topraklarına taşımıştı.

Başka sorumlu aramaya, derin komplo teorileri kurmaya gerek yok. Suriyelilere bu vahşeti reva gören; ölsünler, patlasınlar, evleri başlarına yıkılsın diye cihatçı çetelere silahlar, bombalar gönderen, ülke içinde ışid kampları kuran iktidardaki kravatlı ışidçi çete ve onların bilimum yardakçısı, yalakası, kuyrukçusu, yandaşı, trolü, hepsi bu terör organizasyonunun bir parçasıdır. Bunları iktidara getiren kitleler de en büyük sorumluluğu taşımaktadır. Adını açıkça koyalım artık. Hepimiz faşizmi arzulayan kitlelerin ve iktidara getirdiği kanlı çetenin yaptıklarının bedelini ödüyoruz.